KHAS COVID-19 Yanlış Bilgi Yayılımı Araştırması Sonuçları Açıklandı
28 Ocak 2021TÜBİTAK tarafından desteklenen ve Kadir Has Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen “COVID-19 Bağlamında Türkiye’de Yanlış Bilgi Yayılımını Medya Kullanıcılarının Gözünden Anlamak ve Önleyici Faaliyet Önerileri Geliştirmek” araştırmasının sonuçları açıklandı.
12 ilde kent merkezlerinde yaşayan 18 yaş üzeri toplam 1087 kişiyle yapılan araştırmanın sonuçlarına göre; sosyal ağlar arasında yanlış bilgiyle en çok karşılaşılan platform Facebook, geleneksel medya türleri arasında ise tartışma programları olarak görülüyor. Sosyal medya platformları ve mesajlaşma uygulamaları aracılığıyla yayılan yanlış bilgiler kamu sağlığını tehdit etmeye devam ederken, sosyal medya kullanıcılarının yarısından fazlasının COVID-19 hakkında eriştikleri bilgilerin doğruluğunu kontrol etmemesi dikkat çekiyor.
80 milyonu aşan Türkiye nüfusunun yüzde 64’ü sosyal medyayı aktif şekilde kullanırken, haber ve bilgiye sosyal medya platformlarından ulaşma oranı gün geçtikçe artıyor. COVID-19 salgınının ulusal gündeme taşındığı 2020 Şubat ayından itibaren sosyal medya platformları ve mesajlaşma uygulamaları aracılığıyla yayılan yanlış bilgiler ise kamu sağlığını tehdit etmeye devam ediyor.
Türkiye yanlış bilgiye maruz kalma algısının en yüksek olduğu ülkeler arasında
Kadir Has Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Suncem Koçer Çamurdan, “2018’de yayımlanan Reuters Dijital Haber Raporu’na göre Türkiye, sosyal medya kullanıcılarının yanlış bilgi ve sahte habere maruz kalma algısının en yüksek olduğu ülkeler arasında ilk sırada yer alıyor. Kadir Has Üniversitesi olarak gerçekleştirdiğimiz bu araştırmada, COVID-19’a ilişkin görüntü ve yazı formatındaki internet içerikleri, yanlış bilgi ve haberin sosyal medya platformları ve mesajlaşma uygulamaları aracılığıyla yayılımının Türkiye’deki dinamiklerini anlamayı amaçladık” dedi.
Toplumun yarısından fazlası bilgi doğruluğunu kontrol etmiyor
564 kadın ve 523 erkek olmak üzere toplam 1087 kişi ile gerçekleştirilen araştırma sonuçlarına göre; COVID-19 salgınıyla birlikte, medya kullanıcılarının haber ve bilgi tüketimi salgın öncesine göre artış gösterirken, kullanıcıların yarısından çoğu COVID-19 hakkında eriştikleri bilgilerin doğruluğunu kontrol etmiyor. COVID-19 ile ilgili bilgi ve haberlerin doğruluğunu en çok kontrol eden grubun 18-29 yaş aralığı olduğu gözlenirken, eğitim ve gelir seviyesi açısından üniversite seviyesi ve üst gelir grubu bir bilginin doğruluğunu/yanlışlığını en fazla kontrol ettiğini söyleyen gruplar olarak kaydedildi.
Yanlış bilgiyle en çok karşılaşılan alanlar: Facebook ve tartışma programları
Sosyal ağlar arasında katılımcıların gözünden yanlış bilgiyle en çok karşılaşılan platform Facebook, geleneksel medya türleri arasında ise tartışma programları oldu. 30 yaş altı medya kullanıcıları en sık Facebook’ta yanlış bilgi ile karşılaştığını belirtirken, 18-29 yaş grubu kullanıcıların bu platformu kullanım sıklığının diğer gruplara göre düşük olduğu belirlendi. Eğitim seviyesi yükseldikçe Facebook, WhatsApp, Instagram gibi platformlarda yanlış bilgi ile karşılaşma sıklığının yükseldiği gözlendi.
Alt gelir düzeyindeki katılımcılar tüm platformlar ve mecralar için yanlış bilgiyle en sık karşılaşılan grup oldu. Geleneksel mecralarda televizyon tartışma programları yanlış bilgiye en sık rastlanılan tür olarak ortaya çıkarken, bunu gündüz kuşağı programları ve haber bültenleri takip etti.
En çok güvenilenler: Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türk Tabipleri Birliği ve Bilim Kurulu üyeleri
Salgın döneminde açıklamalarına en çok güvenilen ilk üç kişi ve kurum Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türk Tabipleri Birliği ve Bilim Kurulu üyeleri oldu. Bu kişi ve kurumların açıklamalarına duyulan güven ise gelir ve eğitim seviyesine göre farklılık gösterdi. Gelir seviyesi arttıkça Fahrettin Koca’nın salgınla ilgili açıklamalarına güven oranının azaldığı kaydedildi. Fahrettin Koca’nın salgınla ilgili açıklamalarına güven oranı alt gelir grubu içerisinde en yüksek, üst gelir grubu arasında en düşük oran olarak kaydedildi. Üniversite mezunları ve üst gelir grubunun açıklamalarına en çok güven duydukları kurumun Türk Tabipler Birliği olduğu belirlendi.